3 Ekim 2013 Perşembe

“Rab Ne Bana Di Jodi” – “Sende Rabbi Gördüm”



Hiç yolda veya çevrenizde gördüğünüz  ilgi çekmeyen ve hiçbir şekilde göze batmayan en sıradan bir adamın anlatabileceği bir aşk hikayesi olduğunu düşünerek durdurmak istediğiniz oldu mu?

Çoğunlukla hayır!

Peki nasıl olur da böyle sıradan bir adam nefes kesici, duyanları hayrete düşüren ve imrendiren bir aşk hikayesi anlatabilir?

İşte bu, tam da Surinder Sahni’nin başına gelenler aslında. 

Surinder Sahni – temiz kalpli, dinine düşkün bir şekilde sıradan, mütevazi ama bir o kadar monoton bir hayat yaşarken kendisinin tamamiyle zıt özelliklere sahip Taani ile karşılaşır.

 Ve böyle  başlar O'nun aşk hikayesi...

Taani öyle zıttır ki Surinder’den; öyle canlı kanlı, öyle hayat dolu, öyle enerjik… 

  Hayatının tamamı bir tuvaldir ve kendi hayatını gökkuşağının tüm renkleriyle boyar taa ki hayatının tüm dengeleri alt üst olana kadar…

“Rab Ne Bana Di Jodi” – “Sende Rabbi Gördüm”






2008 yılında yapımcılığı “Yash Raj Film” tarafından üstlenen, senaristliği ve yönetmenliği Aditya Chopra tarafından yapılan filmimizin orijinal İsmi “Rab Ne Bana Di Jodi” dir. Aslına bakılırsa filmin Türkçe’ye çevrilişi “Bu Çifti Allah Birleştirdi” şeklinde gerçekleşmiş ancak filmin ana temasını oluşturduğu için çoğu zaman “Sende Rabbi Gördüm” olarak bilinir. Benim kalbimdeki ismi de budur, kesinlikle hakkını veriyor filmin bu isim.
Filmi izlerken mekanın diğer Hint filmlerinden farklı oluşu dikkatinizi çektiyse hemen açıklayayım: Film kendine has lehçesiyle ve güzel şarkılarıyla tanınan Pencap eyaletinin en büyük şehri ve aynı zamanda Sihlerin dini merkezi olarak kabul edilen Amritsar’da çekilmişti.

Filmin başrolleri, Hint sinemasının yıldızlarından Shahrukh Khan ve Anushka Sharma tarafından paylaşılıyor. Burada önemli bir ayrıntıya daha değinmek isterim. Anushka Sharma manken iken ilk defa bu filmle sinema dünyasına adım atıyor. İlk filminde Shahrukh Khan ile birlikte oynaması da Anushka’nın film kariyerine artı bir puan katmış. 



İlk filmi olmasına rağmen Anushka’nın  Taani Gupta rolünü oldukça başarılı oynadığını söylemeden geçemeyeceğim. Shahrukh Khan’a ise zaten söylenecek söz yok. Gözlerimi alamıyorum filmlerini izlerken, o nasıl bir rol yeteneği, nasıl Allah vergisi bir karizmadır…

Shahrukh Khan’ın iki farklı karakteri var filmde. Bir yandan Surinder Sahni olup, gayet mütevazi ve mutaassıp, ailesi olmayan, saf bir yüreği olan iyi karakterli bir büro memurunu canlandırırken, bir yandan da Raj Kapoor olur kabına sığmayan, çılgın ama bir o kadar da sevecen, dans etmeyi seven bir genç olur Shahrukh Khan. 




Kendisinin çılgın hallere bürünmesine oldukça alışığız ancak sırf Surinder rolü için; badem bıyığıyla, ütülü gömleği ve takım elbisesiyle, elindeki çantasıyla bana bir zümreyi anımsatan o halini görmek için bile izlenir :) 

Taani güzel ve heyecan dolu bir kızdır. Sevdiği adamla evlenmek üzeredir. Surinder ise eski öğretmeninin kızı olan Taani ile tam da düğün günü tanışır ve ona derin bir aşkla bağlanır. Ümitsizdir çünkü kalbini çalan kız evlenmek üzeredir.

Kader o anda ağlarını örer ve acı bir haberle damatın da için de olduğu düğün alayının trafik kazası geçirdiği ve bu kazada damadın öldüğü öğrenilir.

Bu olayın şokunu üzerinden atamayan Taani için artık hayat durmuş gibidir, aşka olan inancını kaybetmiştir çoktan. Diğer yandan, kızının bu halini gören babanın kalbi de bu acıyı kaldıramaz ve kalp krizi geçirir. Ölüm döşeğinde eski öğrencisi Sarunder’den kızı Taani ile evlenmesini vasiyet eder ve böylelikle filmimiz başlar.
Taani evleneceği adamı kaybetmenin ardından babasının ölümüyle oldukça sarsılmış ve hayat sevincini kaybetmiştir.

Surinder ve Taani evlenir ancak aynı evin içinde karı-koca gibi değil aksine iki yabancı gibidirler. “Sana eş olarak her türlü vazifemi yerine getiririm yalnızca benden sevgi bekleme, sana verilecek sevgi yok bende” der Taani.

Oysa Surinder en başından beri aşıktır Taani ye.

Film boyunca utangaç, sakin mizaçlı ve oldukça uysal olan Surinder’in; asi, çılgın ve eğlenceli Raj’a dönüşümüne şahit olacaksınız. 

Taani’nin dansa ilgi duyması ve Surinder’in dans kursu için Taani’ye izin vermesiyle başlar her şey. Surinder’in elinde yeni bir fırsat vardır Taani’nin kalbini kazanmak için. Dans yarışmasına katılır kendine verdiği yeni imaj ve kimliğiyle.




 Başarılı da olur Surinder, büründüğü Raj karakteriyle karısı Taani’nin kalbini kazanabilmeyi başarmıştır ancak Raj için sorulması gereken çok daha önemli bir soru vardır şimdi: 
 
Taani gerçekte olduğu gibi olan  Surinder’i mi?

Yoksa kalbini kazanmak için dönüştüğü ancak kendi kocası olduğunu bilmediği Raj’ı mı tercih edecek?

Taani aslında kimi seviyor?

Içten, komik ve Samimi olan Raj'ı mı?

Basit ve monoton olan kocası Surinder’i mi?


 


Bu soruların cevabını bulmak için filmi izlemeye ne dersiniz?

Eğlenceli ve keyifli, duygusal ve hüzünlü bir film olan Rab Ne Bana Di Jodi filmini izlerken en az hikaye kadar müziklere de değinmek lazım.

Her zamanki gibi birbirinden güzel soundtrackleri ile hafızalara kazınan bu filmde benim en sevdiklerim “Tujh Mein Rab Dikhta Hai” ,” Haule Haule” ve birbirinden güzel ve önemli Hint aktristlerin eşlik ettiği “Phir Milenge Chalte Chalte” oldu.

Filmin kapanış müziği olan “Phir Milenge Chalte Chalte” de Kajol’dan tutun Preity Zinta’ya, Rani Mukerji’ye kadar önemli isimler eşlik edince şarkının olduğu kısmı izlemek de ayrı bir keyifliydi :)

Kahkaha ve gözyaşı, neşe ve acı, müzik ve birbirinden güzel danslarla dolu bu aşk hikayesini izleyince her sıradan çiftin de aslında sıra dışı aşk hikayeleri olabileceğini göreceksiniz.


 

En sevdiğim iki replikle bu film yazımı da noktalayayım müsadenizle:

“Eğer birisinde Rabbi’ni görürsen ya da O’ndan bir parça; işte bu gerçek aşktır. Çünkü gerçek aşk acı vermez.”

“Sevda yolunun gezginleriyiz biz,
Tekrar buluşuruz elbet zamanı gelince…”

Rabb’den bir parça bulabileceğiniz insanlar olsun kalplerinizde,

Ve her kim varsa dünya üzerinde, Mevlam en sevdiğiyle buluştursun sevda yolunda…

P.C: Filmi izledikten sonra,  şarkının özellikle bu versiyonunu neden koyduğumu da anlayacaksınız :)

Sevgiler,

Özlem.



5 yorum:

  1. Enfes bir film...
    Çok güzel gidiyordu ta ki, yengemin odama girip beni ağlarken görünceye kadar : )
    Bu filmler neden bu kadar ağlamaklı oluyor kuzum :( vallahi dayanamıyorum ama bağımlılıkta yapıyor...
    Shakruk Khan'ın oyunculuğuda cok iyi...
    Kendisi ile ilgili bir sürü video izliyorum bu filmlerden sonra :)
    Bu aksamda Om Shanti Om diye bir filmini izleyeceğim... Sen izledin mi kuzum o filmi ?

    YanıtlaSil
  2. @ Yeni Bir Hayata Adım Adım...

    Ahh kuzum bizim çeşmeler hemen elimizin altında.. Ben de ağlamıştım özellikle sonlara doğru.. Shahruk Khan candır, her filmi güzeldir Om shanti om'u izlemedim iyi hatırlattın kuzucum hemen izlemeliyim bu haftasonu :)

    YanıtlaSil
  3. @ Yeni Bir Hayata Adım Adım...

    Ahh kuzum bizim çeşmeler hemen elimizin altında.. Ben de ağlamıştım özellikle sonlara doğru.. Shahruk Khan candır, her filmi güzeldir Om shanti om'u izlemedim iyi hatırlattın kuzucum hemen izlemeliyim bu haftasonu :)

    YanıtlaSil
  4. Bu yorum yazar tarafından silindi.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Kesinlikle sana katılıyorum tatlım, filmi o kadar seviyorum ki hala da aklıma geldikçe ara ara açar az da olsa izlerim :)

      Sil

Can-u gönülden yapılan birkaç satır kelamdır bu blog sahibesini sevindiren :)

BLOG DESIGN-Değmesin Yağlı Boya