14 Ağustos 2013 Çarşamba

Kuch Kuch Hota Hai

Merhaba sevgili arkadaşlar,

Uzun süre Hint Sinemasına ait yeni bir film ekleyememiştim.  Yazılarımı takip eden arkadaşlar için sanırım ufak bir özür borçluyum :))

Malumunuz iş değişikliğiyle beraber taşınmak gibi bir mesele de gündemimdeydi. Geçen pazar yazdığım postta da belirttiğim üzere ev bulmak üzere İstanbul'a gitmiştim. Şuan itibariyle evimi tutmuş, eşyalarıyla yeni evine taşınmış ve ayağının tozuyla Bursa'ya geri dönmüş biri olarak tekrar sizlerleyim :) 

Gelelim bugünkü filmimize :) Eğlenceli mi eğlenceli, komik mi komik, aynı zamanda bir kez izledikten sonra dimağınızda güzel bir yer bırakacak bir filmden bahsetmek istiyorum.


Dilimize  “Bir Şeyler Oluyor” olarak çevrilen Kuch Kuch Hota Hai filmi, yönetmenliğini üstlendiği Karan Johan tarafından 1998 yılında çekilmiş. Filmin başrollerinde Bollywood filmimizin yakışıklı prenslerinden Shahrukh Khan ve güzel hint yıldızı Kajol’u görüyoruz.



Filmimizin konusuna değinmek gerekirse;

Tabir-i caizse “Erkek Fatma” havası taşıyan, film boyunca kılık kıyafetiyle bizlere “Ya Hu, hatunu şebeğe döndürmüşler dedirten” Anjali  (Kajol)  ile yakışıklı ve bir o kadar da hercai Rahul (Shahrukh Khan) bir üniversitede öğrencilerdir. Anjali ve Rahul çok ama çok iyi dostturlar. Aslına bakılırsa birbirlerine de aşıktırlar ama ikisi de keçi gibi inatçıdır :)


Sonra bir gün bir bakmışsınız güzeller güzeli bir kız gelir okula. Bu kızcağız da bizim Anjali’nin tam zıttı; güzel mi güzel bir hatun. İşte adı Tina olan bu hatun okul müdürünün de biricik kızıdır aynı zamanda. Bizim havai genç  Rahul bir müddet sonra Tina’ya abayı yakar.


Tina ve Rahul arasındaki bu yakınlaşmayı gören Anjali de Rahul’a karşı hissettiklerinden emin olmaya başlar. Cesaretini toplayıp Rahul’a hislerini açacakken bir bakar ki olanlar çoktan olmuş, Rahul Tine’ya olan aşkını ilk Anjali’ye itiraf etmiştir. Böylelikle Anjali’nin toz pembe hayallerinin pembesi gider ve geriye tozu kalır. “Daha fazla buralarda kalamam” der ve ardından okulu terk-i diyar eder…

Tina da Rahul’a karşı bir şeyler hissettiğinden mütevellit bu iki gencimiz evlilik kararları alırlar. Sonra bir bakmışsınız Rahul’un Tina’sı kızını doğurduktan hemen sonra ölür.  Yalnız Tina ölmeden önce kızına “Anjali” isminin konulmasını vasiyet eder ve kızına 8 doğum gününde açılmak üzere 8 mektup bırakır.


Bizim minik Anjali’miz 8 yaşına gelip son mektubunu okurken,  annesi ve babasına dair geçmiş hikayeleri öğrenir. Tina kızına, kendisinin adaşı olan Anjali’den bahseder. Babasıyla Anjali’nin birbirlerini çok sevdiklerini ama kendisiyle evlendiği  için dostluklarının da bittiğinden bahseder.


Tina’nın kızı Anjali’den tek bir isteği vardır:  Anjali Sharma’yı bulması ve babasıyla tekrardan birleştirmesi.
Buradan sonra bambaşka bir boyut kazanıyor filmimiz. Merak unsuru inşa etmek adına , boyundan büyük işlere girişen minik Anjali’nin çabalarına şimdilik değinmiyorum :) Ama şu kadarını söyleyebilirim; hem eğleneceğiniz hem de yüreğinizle gülümseyebileceğiniz sımsıcak bir film izleyeceğinize eminim :)


Gelelim benim yorumuma;

Kesinlikle bu film de diğerleri gibi kendisine ruh katılarak yapılanlardan. Senaryoda absürtlükler olsa da filmin sıcaklığı sizi kuşatıyor. Bir kere hiçbir şey olmasa bile bu filmin müzikleri yeter :) Filmden adını alan “Kuch Kuch Hota Hai” şarkısı filmde her ne zaman çıksa içimdeki küçük kız çocuğu eşlik etti resmen :) Sonra “Koi Mil Gaya” var, “Ladki Badi” var…

Dediğim gibi, diğerlerinde de hissettiğim o samimi ruh halini bu filmde de ziyadesiyle aldım ben. Hint Sineması sevenlerin mutlaka izlemesi gereken filmlerden biri demek mümkün. Hikayenin içinde yer alan ve sizin ruh halinize yansıyan o samimiyeti hissettiğinizde eminim “İyi ki izlemişim” diyeceksiniz :)

Keyifli Seyirler :)

2 yorum:

  1. Adetimiz yerini bulsun diye, eski Bollywood yazılarına yorum girmeye geldim ama header değişmiş dikkatim dağılıverdi :) Çok güzel çok ciciş olmuş. Ne yalan bir öncekinden daha şık durmuş. Ellerine sağlık.

    Hem filmde çok güzel zaten, sonunda hem iyi ki izlemişim diyorsun hemde bir bakmışsın mutluluktan ağlayıvermişsin :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Iyi ki geldin, hoş geldin sefalar getirdin cancağızım :) Evet headeri değiştirdim geçen, çiçek böcek, pembe mavi tam benlik oldu, ben de pek bi sevdim yeni headerimi ne yalan söyleyeyim :))

      Filme diyecek söz yok zaten, seninle hemfikirim :)

      Sil

Can-u gönülden yapılan birkaç satır kelamdır bu blog sahibesini sevindiren :)

BLOG DESIGN-Değmesin Yağlı Boya