15 Temmuz 2015 Çarşamba

Ramazan-ı Şerif Halleri

Bin aydan daha hayırlı Kadir Gecesi'ni dün itibariyle uğurladık. Bu mübarek geceyi daha güzel değerlendirmek adına Bursa'nın en ünlü, en bilinen camisi olan Ulucami'ye gitmeye karar verdik sevgili ailemle. Doğduğum, büyüdüğüm şehir olmasına rağmen, Kadir Gecesi'ni Ulucami'de idrak edebilmek ilk defa nasip oldu. Ve dünün tesiri hala üzerimde. Bıraksalar ebediyyen, dünde kalabilirim...

Bu kadar insanı bir arada ömrümce görmedim ben. Muazzam ötesi bir kalabalık. Bursa'yı bilenler tarifimi daha iyi anlayacaktır: Ulucami'nin tüm avlusundan tutun, fıskiyelerin oradaki meydanın sonuna kadar uzayıp giden bir kalabalık... Hayatımda bu kadar çok insanın, böylesine ulvi bir amaç uğruna bir araya geldiğine daha önce tanıklık etmedim ben... 

Nasıl sevinçliyim, sanki kelebek gibi kalbim. Ülkemizde ve dünyada yaşanan onca zulme, onca haksızlığa rağmen; ahir zaman insanın bulunduğu noktaya rağmen; o kadar insanın el açtığını, omuz omuza saf tuttuğunu, ve en can-u gönülden aminlerle dualara mukabele ettiğini görmek harikulade bir duygu...

Binlercesiyle minareden duyulacak Ezan-ı Muhammediye sedasını beklemek, hep bir anda oruç açmak; birlikte tekbir almak ve birlikte Yaradan'ın huzuruna durmak muazzamdı... Böyle bir anı yaşayabildiğim için inanılmaz mutluyum. Bu bir nasip meselesi. Biliyorum ki, Ancak Allah çağırırsa kuluna nasip olur huzuruna gitmek... Orada binlerce şanslı insan vardı, kim bilir kaçı bunun farkındaydı.

İdrak kulağını gaflet pamuğu tıkayana nasihat fayda etmez der Aziz Mahmud Hüdayi Hazretleri. Bu sözü düşündüm o binlerin içerisindeyken. Nasıl bir gaflet pamuğu tıkamışsa kulaklarımızı, duyamıyoruz hakikat nasihatlerini. O gaflet perdesi yüzünden göremiyoruz bu menzilin sonunu...



Bana gelince... Bu Ramazan-ı Şerif bir çok anlamda güzelliklere, hayırlara vesile oldu benim için. Hayatımı gözden geçirebildiğim, daha radikal kararlar alabildiğim ve bu kararları uygulayabildiğim bir ay oldu. 

Sırada bekleyen, ancak dünyalık tasalar taşıyan meseleleri anlatan kitaplardan sıyrılıp, ilmi kitaplara yönelebildim... Daha fazla tefekkür edebildim... Dua edebildim... Şükredebildim... Ailemle birlikte iftar ve sahur sevincini doya doya yaşayabildim elhamdülillah...

*

Şimdi, iki gün sonra bitiyor mu bu güzel, bu baldan tatlı ay? Hakkıyla idrak edemedik, kadr-ü kıymetini bilemedik her zamanki gibi... Ümitvarım. Dilerim Rabbim bu ayda tuttuğumuz oruçları, kıldığımız namazları, yaptığımız tüm ibadetleri katında makbul amellerden eyler. Allah indinde güzel olan, edindiğimiz tüm halleri, tüm davranışları, birer alışkanlığa ve hayat biçimine dönüştürebilmek yolunda istikrar sağlamamızı nasip eder...

Bilmem ki bir sonrakine erişmek nasip olur mu yeniden? İnşallah... Rabbim tüm sevdiklerimizle beraber, bu baldan tatlı aya yeniden eriştirsin bizleri.

Ramazan-ı Şerif'i ne kadar idrak edebilmiş ve Ramazan-ı Şerif'ten ne kadar istifade edebilmişse, o kadar büyüktür Müslüman'ın bayram sevinci.

Bayramımız şimdiden mübarek ola!

Aşkla Kalın!

2 yorum:

  1. Bayramimiz mübarek ola Özlemcim..
    Güzeldi ..eski ramazanlar kutusuna saklandi artık diyebilirim..nerde o eski ramazanlar dedirtecek kadar güzeldi ..dediğin gibi;tüm aile bir arada hem iftarda hem sahurda..ne mutluluk...binlerce güzelliği ve hikmetiyle geldi gidiyor..yaşanan tam olarak nedir bilemesek de elbet faydası dünyada da ahirette de görülecek inşallah ..nice ramazanlara kardeşim ..

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Ablacım kusura bakma ancak dönebiliyorum yorumlara... Rabbim sevdiklerimizle yeniden bir Ramazan-ı Şerif'e erişebilme sevinci nasip etsin bizlere inşalah...

      Sil

Can-u gönülden yapılan birkaç satır kelamdır bu blog sahibesini sevindiren :)

BLOG DESIGN-Değmesin Yağlı Boya